14 Temmuz 2010 Çarşamba

ÇOCUK BAKIŞLARINDA YAŞAM



Savaşa karşıdır bütün çocuklar
kışın: kar altında her sabah
tükenip erise de solgun nefesi
yazın: göğsü sırmalı fabrikalarda
çarkları döndürse de yoksul alevi
savaşa karşıdır bütün çocuklar
nice ölümlerden geçmislerdir
nice rüzgarlar içmislerdir
gelincik tarlası çocuklar
(Emek koyun çocukların adını)......
REFİK DURBAŞ
Çocukları birbirinde farklı kesinlikle görmeyin, çünkü bakışları ortaktır,farklı ortamlarda farklı mevsimlerde,farklı güneşler ve farklı yağmurlar altında olsalarda gözlerindeki bakışlarda masumiyetleri, yüreklerindeki sevgi okyanusu, ellerindeki tazelik hep aynı kalır.Onların gözlerine bakın, bakın ki saf bir sevgi nasıl yeşerir görün,gözlerine bakın ki nasıl çıkarsız ve fütursuz yaşamdan beklentiler olur onu görün, bakın ki kin ve öfkeden bir nebze bile bir etki var mı?Nasıl sevgiyle,içten ve sıcak baktıklarını göreceksiniz.Onların gözleriyle bakamazsın sevemezsin yaşamı. Gözlerinde bir an bile anlamsızlık hissettiğinde bak çocukların gözlerine umutların nasıl yeşerdiğini gör,gökyüzünün alev rengini nasıl yarınları ışıttığını göreceksin,içindeki korku yığınağını geleceğe dair umutsuzlukların yerini umudun aldığını göreceksin.Evet yarını görmek istiyorsan bakmalısın çocukların gözlerine tertemiz bir yürek ışıltısının çığlığını göreceksin, özgürlüğe kanat çırpan taze yürekleri göreceksin.
Savaşa karşıdır bütün çocuklar,çünkü onlar her karşısına çıkan çocukta bir paylaşım duygusunu yaratabilir,konuşmayla kuramadıkları bağı gözleriyle yapabilirler.Çocuklar her zaman aynı ortamda aynı koşullarda büyüyemiyorlar değil mi?Her birimiz farklı durumlara tanıklık etmişizdir, bir çocuğun kar altında titreyen sesinin bile içinde sevinci,gözlerinde ışığı görebiliriz,yazın sıcağında fabrikalarda çocuk parmakların,ellerin makinaların dişlilerini nasıl kavradıklarına tanıklık etmişizdir.Savaşlarda en büyük yıkımı onlar yaşamıştır,savaşların ilk vurduğu yürekler yine onlarındır,sevgilerinin, oyunlarının ortalarında patlayan bombalara hiç anlam verememişlerdir.Ve her biri farklı coğrafyalarda yıkımlara,ölümlere,yangınlara tanıklık etmişlerdir, nice rüzgarların soluğunu ta ciğerlerine çekerek hissetmişlerdir.Evet gelincik tarlasıdırlar onlar ,çünkü bütün bunlara karşı onların gözlerinde yine yarınlar umutludur,yine yeşildir, yine güneş doğacak,yine yıldızlar yol gösterecektir.
O küçücük yürekleriyle bazen kimsenin doldurmadığı kadar isyan,taşırlar, güzellikleri alarak koyunlarına ne olursa olsun direnç yüklü sabahllar hep vardır gözlerinde, tıpkı papatyaların doğada yaygın bir şekilde farklı güzellikle dirençle boy vermesi gibi onlarda farklı coğrafyalarda farklı güzelliklerle hayatı sarmalarlar.Özlemlerinen yangını yine onların gözlerindedir,bir fırtınada,kasırgada nasıl dingin durup karanlıklarda meşaleler yakmak istiyorsan bakmalısın,bakmalısın çocukların gözlerine.gülümseyen yarın yüklü bakışlarına. Gözlerinde çocuk bakışların yitirme, çaresizliğe düştüğünde çocukların gözlerine bak, umutsuz bir anda,güneşsiz bir sabahda,içine korkunun hakim olduğu anlarda bak,bak çocukların gözlerine;bak ki yarınlar sende olan anlamını hiç yitirmesin.Yeni bir gün ve bir sabah,bu hayatta sevgiyi en çok hak eden çocukların savaşa ,yeni yıkımlara ,açlığa ve yokluğa tanık olmaması dileğiyle, onlara güzel bir dünya bırakalım,büyük ustanın dediği gibi "yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür bir orman gibi kardeşçesine",evet çocuklar inanın inanın çocuklar güzel günler göreceğiz güneşli,mutlu ve umutlu yarınlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder